Davranışçı psikoloji, son zamanlarda anti-tezlere çokça maruz kalmakta. Aslında bu "her şeyi bilimselleştirme" furyasının, sosyal bilimi sayılara ve istatistiklere indirgeme çabasının ve bittabi tekdüzeliğin hakimiyetinin baskınlaşmasının sarsıcı etkinliklerinden psikolojiyi korumuştur. Psikoloji içindeki başka bir ayak -benim gözümde- yükselişe geçmiştir: Hümanist Psikoloji
Davranışçı ve hümanist psikoloji
Lafı fazla uzatmadan hümanist psikolojide önemli bir yeri olan Abraham Maslow ve onun görüşlerinden birkaçını burada yazmaya başlayayım.
Abraham MASLOW
Maslow, Rus asıllı bir psikoloji profesörüdür. 1908 yılında ABD'de doğmuştur. Bunların haricinde kendisi ile ilgili "ayrıntı bilgi" vermeye gerek duymuyorum. Bu yazıda ve psikoloji dünyasında kendisini öne çıkaran buluşu "Maslow'un Gereksinimler Hiyerarşisi"(Maslow's Hierarchy Of Needs)dir.
Maslow'un Gereksinimler Hiyerarşisi
Güvenlik ihtiyacı
Hobbes'un Leviathan'ı bu ihtiyaç uğruna oluştrurulmuştu. Aslında tarihteki neredeyse her alet ve yapı bu ihtiyaca hizmet etmektedir. Öyle ki evler, kaleler, saraylar, mızraklar, kılıçlar, ateşli silahlar bir saldırganlık güdüsünün tezahürü olarak değil ancak güvenliğin tesisi ihtiyacıyla meydana gelmiştir.
Ait olma ve sevgi ihtiyacı
İnsanlık tarihinin başından beri insanlar küçük de olsa gruplar halinde yaşamışlardır. Başta aile olmak üzere, çevre, halk, millet, toplum gibi yapılara mensup olan insan bu duruma alışmıştır. Ancak bu ihtiyaç bir alışkanlıkla ortaya çıkmamıştır; ihtiyaç, alışkanlığı ortaya çıkarmıştır. Böylelikle bu yapılar insan için vazgeçilmez hale gelmiştir, her ne kadar bireyci(liberal) düşünceler tarihte yer alsa da.
Değer ihtiyaçları
Bu, en temel anlamıyla "saygı görme" ihtiyacı olarak tanımlanabilir. Toplumda güvende olan, topluma ait olan bir kişinin toplumdaki yeri ve bittabi prestiji kişi için önemlidir. Tabi aşırı uçlara varabilen bu ihtiyaçların narsist kişilikler ortaya çıkarması pek mümkündür.
Evet, bu dört katmanı kabaca açıklamaya çalıştım. Şimdi beşinci katmana ve ona ulaşma yolunda gerekli olan "aracı" inceleyelim.
Kendini Gerçekleştirme ve Metamotivasyon
Bu alışılmamış bağdaştırma, yani "Kendini Gerçekleştirme", tam potansiyel yaşayan bir insanın geçirdiği ve başardığı evredir. Maslow, kendini gerçekleştiren insanların 16 adet ortak özelliği olduğunu söylemiştir:
1- Gerçeğin bilinebilecek yönlerini, doğru olarak algılar.
2- Bilenemeyecek olanların bilinemeyeceğini, doğru olarak algılar.
3- Gerçeği olduğu gibi kabul eder.
4- Kendisini olduğu gibi kabul eder.
5- Başkalarını olduğu gibi kabul eder.
6- Yaşamın getirdiği olayları tam anlamıyla yaşayarak tadını çıkarma eğilimindedir.
7- Kendiliğinden hareket eder.
8- Yaratıcı bir biçimde davranabilir.
9- Kendine ve yaşama gülebilir.
10- İnsanlığa değer verir ve onun sorunlarını ciddiye alır.
11- Son derece yakın ve derin birkaç dostu vardır.
12- Yaşamı bir çocuğun gözü ve kalbiyle görüp yaşayabilir.
13- Gerektiğinde çok çalışır ve sorumluluğunun farkındadır.
14- Dürüsttür.
15- Çevresinin farkındadır, sürekli çevresini araştırır ve yeni şeyler dener.
16- Savunucu değildir.
Hemen söylenmelidir ki, kişi kendini gerçekleştirmek yani son evreye varabilmek için öncelikle altta yer alan ihtiyaçlarını gidermelidir. Bir basamak atlanarak bir üst basamağa geçilemez. Bu nedenledir ki kendini gerçekleştirenlerin sayısı çok ama çok azdır.
Şimdi asıl soruya geliyoruz: Bir insan nasıl "kendini gerçekleştirir"? Cevap başlıkta= Metamotivasyon sayesinde. Bu terimi Maslow kullanmaktadır ve ona şöyle açıklık getirmektedir:
Metamotivasyon kişinin kendini gerçekleştirmesi için ihtiyaç duyduğu en büyük motivasyon şeklidir. Bu yolda(kendini gerçekleştirme yolunda) kişi potansiyel(gizilgüç)ini tam anlamıyla keşfeder ve yerine getirir(fulfill the potential). Öyle ki, artık insan olmanın tam anlamına varır.
Bu iki kavram blog için de büyük önlem arz etmektedir. "Karma" olmak bir nevi bu anlatımda vücut buluyor.
Davranışçı ve hümanist psikoloji
Çok kısa bir şekilde bu iki alanı karşılaştırabileceğimi düşünüyorum:
Davranışçı psikoloji; doğa bilimlerinin yardakçısı, insanı bütünsel olarak incelemekten uzak bir psikoloji alanı. İnsanları, diğer canlılar gibi şartlandırma ile ödül-ceza yöntemleri ile sınama çalışmalarını içerir. Gerçekten de yöntemleri, sayısal bilimlere dalkavukluk etmektedir. Bunun nedeni her zaman somut verilere ulaşma isteğidir. Doğru, bilim demek de zaten budur. Ancak bilim, bu dünyayı kuşatan her şey değildir.
Hümanist psikoloji; insanı sadece dışsal bakış açısıyla incelemeyen onun iç dünyasına da ağırlık vererek onu gerçekten "anlamaya" çalışan bir alandır.
Lafı fazla uzatmadan hümanist psikolojide önemli bir yeri olan Abraham Maslow ve onun görüşlerinden birkaçını burada yazmaya başlayayım.
Abraham MASLOW
Maslow, Rus asıllı bir psikoloji profesörüdür. 1908 yılında ABD'de doğmuştur. Bunların haricinde kendisi ile ilgili "ayrıntı bilgi" vermeye gerek duymuyorum. Bu yazıda ve psikoloji dünyasında kendisini öne çıkaran buluşu "Maslow'un Gereksinimler Hiyerarşisi"(Maslow's Hierarchy Of Needs)dir.
Maslow'un Gereksinimler Hiyerarşisi
Bu piramit aslında çok aşina olduğumuz durum ve sözleri de barındırıyor:" Aç ayı oynamaz." gibi... İlk dört kısmı hızlı bir şekilde geçeceğim zira benim varmak istediğim yer en üst basamak.
Fizyolojik ihtiyaçlar
Tüm canlıların ortak paydasıdır. İnsan bir "hayvan bedenine" sahip olduğundan -veya hapsolduğundan- bu ihtiyaçlar hayatının idamesi için zururîdir. Bu ihtiyaçlar genel olarak; yemek yemek, su içmek, dinlenmek, sıcaklık, cinsel ihtiyaçlar şeklinde sıralanabilir.Güvenlik ihtiyacı
Hobbes'un Leviathan'ı bu ihtiyaç uğruna oluştrurulmuştu. Aslında tarihteki neredeyse her alet ve yapı bu ihtiyaca hizmet etmektedir. Öyle ki evler, kaleler, saraylar, mızraklar, kılıçlar, ateşli silahlar bir saldırganlık güdüsünün tezahürü olarak değil ancak güvenliğin tesisi ihtiyacıyla meydana gelmiştir.
Ait olma ve sevgi ihtiyacı
İnsanlık tarihinin başından beri insanlar küçük de olsa gruplar halinde yaşamışlardır. Başta aile olmak üzere, çevre, halk, millet, toplum gibi yapılara mensup olan insan bu duruma alışmıştır. Ancak bu ihtiyaç bir alışkanlıkla ortaya çıkmamıştır; ihtiyaç, alışkanlığı ortaya çıkarmıştır. Böylelikle bu yapılar insan için vazgeçilmez hale gelmiştir, her ne kadar bireyci(liberal) düşünceler tarihte yer alsa da.
Değer ihtiyaçları
Bu, en temel anlamıyla "saygı görme" ihtiyacı olarak tanımlanabilir. Toplumda güvende olan, topluma ait olan bir kişinin toplumdaki yeri ve bittabi prestiji kişi için önemlidir. Tabi aşırı uçlara varabilen bu ihtiyaçların narsist kişilikler ortaya çıkarması pek mümkündür.
Evet, bu dört katmanı kabaca açıklamaya çalıştım. Şimdi beşinci katmana ve ona ulaşma yolunda gerekli olan "aracı" inceleyelim.
Kendini Gerçekleştirme ve Metamotivasyon
Bu alışılmamış bağdaştırma, yani "Kendini Gerçekleştirme", tam potansiyel yaşayan bir insanın geçirdiği ve başardığı evredir. Maslow, kendini gerçekleştiren insanların 16 adet ortak özelliği olduğunu söylemiştir:
1- Gerçeğin bilinebilecek yönlerini, doğru olarak algılar.
2- Bilenemeyecek olanların bilinemeyeceğini, doğru olarak algılar.
3- Gerçeği olduğu gibi kabul eder.
4- Kendisini olduğu gibi kabul eder.
5- Başkalarını olduğu gibi kabul eder.
6- Yaşamın getirdiği olayları tam anlamıyla yaşayarak tadını çıkarma eğilimindedir.
7- Kendiliğinden hareket eder.
8- Yaratıcı bir biçimde davranabilir.
9- Kendine ve yaşama gülebilir.
10- İnsanlığa değer verir ve onun sorunlarını ciddiye alır.
11- Son derece yakın ve derin birkaç dostu vardır.
12- Yaşamı bir çocuğun gözü ve kalbiyle görüp yaşayabilir.
13- Gerektiğinde çok çalışır ve sorumluluğunun farkındadır.
14- Dürüsttür.
15- Çevresinin farkındadır, sürekli çevresini araştırır ve yeni şeyler dener.
16- Savunucu değildir.
Hemen söylenmelidir ki, kişi kendini gerçekleştirmek yani son evreye varabilmek için öncelikle altta yer alan ihtiyaçlarını gidermelidir. Bir basamak atlanarak bir üst basamağa geçilemez. Bu nedenledir ki kendini gerçekleştirenlerin sayısı çok ama çok azdır.
Şimdi asıl soruya geliyoruz: Bir insan nasıl "kendini gerçekleştirir"? Cevap başlıkta= Metamotivasyon sayesinde. Bu terimi Maslow kullanmaktadır ve ona şöyle açıklık getirmektedir:
Metamotivasyon kişinin kendini gerçekleştirmesi için ihtiyaç duyduğu en büyük motivasyon şeklidir. Bu yolda(kendini gerçekleştirme yolunda) kişi potansiyel(gizilgüç)ini tam anlamıyla keşfeder ve yerine getirir(fulfill the potential). Öyle ki, artık insan olmanın tam anlamına varır.
Bu iki kavram blog için de büyük önlem arz etmektedir. "Karma" olmak bir nevi bu anlatımda vücut buluyor.
-nbsas-
Yorum Gönder